BİZ ÖĞRENCİYİZ
  Bilmeceler
 


Hangi tene krem sürülmez?
Cevap:Antene
Trenler ne zaman üşürler?
Cevap:Haydutlar soyduğu zaman
Hangi piller patlar?
Cevap:Torpiller
Kirpiler nasıl oyun oynarlar?
Cevap:Çok dikkatli
Buzdolabına giren sineğe ne olur?
Cevap:Yazık olur
Domates nasıl kızarır?
Cevap:Yüzüne tokat atınca
Deniz niçin tuzlu olur?
Cevap:Balıklar kokmasın diye
İçini boşaltınca büyüyen şey nedir?
Cevap:Çukur
Kral tacına ne demiş?
Cevap:Başımın üstünde yerin var
Minareye çıkan fil ne demiş?
Cevap:Minareden aşağı at beni, in aşağı tut beni
Allah yapar yapısını, demir açar kapısını
Cevap:Karpuz
Elsiz ayaksız kapı açar
Cevap:Anahtar
Kolu var, eli yok, karnı yarık karnı yok
Cevap:ceket
Çat orda, çat burada, çat kapı arkasında
Cevap:Süpürge
Yeraltında kırmızı pancar.
Cevap:Turp
Yeraltında uzun minare.
Cevap:Havuç
Geceleri fener, gündüzleri söner.
Cevap:Yıldız
Sarıdır sallanır, dalında ballanır.
Cevap:Portakal
Hangi maymunlar ağaca çıkamaz?
Cevap:Yükseklik korkusu olan
Çok hızlı giden bir tırı kim durdurur?
Cevap:Trafik Polisi
Saat niçin tehlikelidir?
Cevap:Akrebi olduğu için
Duvara çarpan araba ne olur?
Cevap:Durur
Kurbağalar niçin mayo giymez?
Cevap:Zıplayınca düşüp ayıp olmasın diye
Belgeli su baskınına ne denir?
Cevap:Belgesel
10 tilki, 8 kedi, 20 tavuk ne yapar?
Cevap:Gürültü
Bozulduğu halde tamir edilmeyen şey nedir?
Cevap:Hava
Kahramanmaraş'a niçin kahraman ünvanı verilmiştir?
Cevap:Şanlıurfa'yı kıskandığı için
Su yutmuş toprağa ne denir?
Cevap:Çamur 
Hangi kalemle yazı yazılmaz?
Cevap:Kontrol kalemiyle
Hangi tasla su içilmez?
Cevap:Kafatasıyla
Ayakta yetişen bitki nedir?
Cevap:Mantar
Çeke çeke biter.
Cevap:Sigara
Kutuplara giden zenci ne olur?
Cevap:Donar
Yeter Çektiğim!
Cevap:Fotoğraf makinası
Gece gündüz yufka açar!
Cevap:Deniz
Şehirden şehire koşarım, köyden köye giderim fakat hiç hareket etmem.
Cevap:Yol
Ağzı vardır konuşmaz, yatağı vardır, fakat hiç uyumaz.
Cevap:Akarsu
Ben iki hasretlinin arasında dururum. Onları konuştururum.
Cevap:Telefon
Yeşil mantolu, kırmızı entarili, siyah düğmeli.
Cevap:Karpuz
Denizler gerçekte mavi boya olsaydı ne olurdu?
Cevap:Mavi boya sudan ucuz olurdu
Eğri oturalım, doğru konuşalım.
Cevap:Deve
Yerin altında kırmızı minare
Cevap:Havuç
Uzaktan baktım hiç yok yakından baktım pek çok
Cevap:Karınca
İstanbul da süt pişti kokusu buraya düştü
Cevap:Mektup
Açarsam dünya olur yakarsam kül olur
Cevap:Harita
Dört ayaklı ayı üstünde kabadayı
Cevap:Sandalye
Adamın biri baltası ile ormana gidiyormuş. Derin bir çukura düşmüş. Orada üç gün, üç gece kalmış, Orada ne yemiş?
Cevap:Bal yemiş
(Cevap:Bal-tası)
Adamın biri 13. kattan düşmüş, ölmemiş. Niçin?.
Cevap:Öldürmeyen Allah öldürmez.
Temel her şimşek çaktığında saçını, başını düzeltiyormuş. Niçin?
Cevap:Fotoğrafının çekildiğini sanıyormuş.
Bir gün filin birine araba çarpmış. Fili hastaneye kaldırmışlar. Arkadaşı sinek de yanında gitmiş. Niçin?
Cevap:Kan vermek için
Çarığı çattım bacaya attım.
Cevap:Terazi
Yedi delikli tokmak bunu bilmeyen ahmak.
Cevap:Baş
Uzaktan baktım bir karataş yanına gittim dört ayak bir baş.
Cevap:Kaplumbağa
Yeşil mantolu, Kırmızı elbiseli, Siyah düğmeli.
Cevap:Karpuz
Et dedim met dedim git şuraya yat dedim.
Cevap:Süpürge
Altı göl üstü gül.
Cevap:Gaz lambası
Yer altında yağlı kayış.
Cevap:Yılan
Zilim var, kapım yok.
Cevap:Telefon
Başımda saç yok, içimde tat çok.
Cevap:Kabak
Dişim var ağzım yok.
Cevap:Tarak
İçimde akrep var, zarar vermeden turlar.
Cevap:Saat
Etlice, metlice ortası tatlıca?
Cevap:Karpuz
Hangi on tatlıdır?
Cevap:Bal-on
Geldi mi gelir, gitti mi gelmez?
Cevap:Gençlik
Büyük baca küçük bacaya ne demiş?
Cevap:Büyüklerin yanında sigara içmeye utanmıyor musun?
Hangi macun yenir?
Cevap:Lamacun
Allah yapar yapısını. Bıçak açar kapısını.
Cevap:Karpuz
Alçacık boyları. Kadife donlu.
Cevap:Patlıcan
Sandır safran gibi, okunur Kur'an gibi.
(Cevap:Altın)
Küçücük mezar, dünyayı gezer.
(Cevap:Ayakkabı)
San tavuk dalda yatır, dal kırıldı yerde yatır.
(Cevap:Ayva)
Altı tahta üstü tahta, içinde bir san yafta.
(Cevap:Badem)
Eğri büğrü anası var, yeşil kürklü babası var. Oğlu var saybette gezer, kızı var dünyadan güzel.
(Cevap:Bağ)
Ben giderim o gider, nokta nokta iz eder.
(Cevap:Baston)
Yedi delikli tokmak, bunu bilmeyen ahmak.
(Cevap:Baş)
Dağdan gelir takla makla, aman abla beni sakla.
(Cevap:Ceviz)
Taştandır, demirdendir; yediği hep hamurdandır. Dünya alemi doyurur, kendi doymaz nedendir?
(Cevap:Değirmen)
Altı mermer, üstü mermer; içinde gelin oynar.
Anneye değmez, babaya değer; halaya değmez, amcaya değer; vallaha değmez, billalıa değer.
(Cevap:Dudak)
Nar tanesi, nur tanesi; dört köşenin bir tanesi.
(Cevap:Gelin)
Mavi atlas, iğne batmaz, terzi biçmez, iğne geçmez.
(Cevap:Gök)
Bahçelerde üzerlik, başındaki al terlik, yeni mi evlenmiş bu yiğit, ne bundaki güzellik?
(Cevap:Gül)
Çıt demeden çalıya düşer?
(Cevap:Güneş)
Dilim dilim nar; dizime kadar kar, uçtu keklik kaldı dilber.
(Cevap:Buğday tanesi)
Yer altında kırmızı minare.
(Cevap:Havuç)
Attım rafa, bir kuru kafa. Yemesi tatlı, maymun suratlı.
(Cevap:Hindistan Cevizi)
Küçücük al yastık, içine un bastık.
(Cevap:İğde)
Sapı var keser görmedik, unu var değirmen görmedik, donu var terzi görmedik.
(Cevap:İğde)
Küçücük nişatır, dünyayı giydirir, kuşatır.
(Cevap:İğne)
Aheste aheste, bülbül kafeste. Yem yemez, su içmez, böyle nevreste.
(Cevap:İpek Böceği)
Aktır tarlası, karadır tohumu. El ile ekilir, dil ile biçilir.
(Cevap:Kağıt, mürekkep, yazı ve okumak)
Kan dilde var, mumda yok.
(Cevap:Kan)
Gelen Leyla, giden Leyla, ayak üstü duran Leyla.
(Cevap:Kapı)
Altı tahta, üstü tahta içinde bir karafatma.
(Cevap:Kaplumbağa)
Yer altında bulgur kaynar.
(Cevap:Karınca)
Bir küçücük kumbara, zahire çeker ambara
(Cevap:Kaşık)
Allah yapar yapısını, demir açar kapısını.
(Cevap:Kavun)
Dağdan gelir, taştan gelir; kıçı açık enişten gelir.
(Cevap:Keçi)
Ben ne idim, ne idim; samur kürklü bey idim. Felek beni şaşırdı, küllüklere düşürdü.
(Cevap:Kestane)
Beyaz ile başladım, yeşil ile işledim; al ile bitirdim; cümle aleme yetirdim.
(Cevap:Kiraz)
Bir kuyum var; hep içine, hep içine.
(Cevap:Kulak)
Aylan bakışlı, keklik sekişli, dere karpuzu bir hanım geldi.
(Cevap:Kurbağa)
Elde yapılır, ete takılır.
(Cevap:Küpe)
Bir kızı var, biz gibi; kıçı çuvaldız gibi. Kırk kat esvap içinde, yine içi buz gibi.
(Cevap:Lahana)
Benim bir evim var. Sivridir ucu, taştır dışı, boştur içi.
(Cevap:Minare)
Etrafına sur çekilmiş, ortasında nuru var. Kendi kendin yer bitirir. Böyle pis bir huyu var.
(Cevap:Mum)
Biri bilmeyen bir kişi; ne biri bilir, ne beşi. Bir koyun kuzu kuzulamış; anası erkek kuzusu dişi.
(Cevap:Namaz, Havva, Adem)
Anne beni ağlatma, kanlı yaşım damlatma, yakut gibi diziliyim, kandil gibi asılıyım.
(Cevap:Nar)
Hanım cama dayandı; cam kırıldı al kanlara boy andır.
(Cevap:Nar)
Abdest alır, namaz kılmaz
(Cevap:Ölü)
Hevaidir, hevai yüksek yapar yuvayı, kuyumcular dökemez, ipekçiler yapamaz.
(Cevap:Örümcek)
Kısacık boylu, mor kadife donlu.
(Cevap:Patlıcan)
Çın çın hamam, kubbesi tamam, bir gelin aldım, babası yaman.
(Cevap:Saat)
Bilmece bildirmece, el üstünde kaydırmaca.
(Cevap:Sabun)
Odaya götürsem ağlamaz, sofraya götürsem ağlamaz, ocağa götürsem ağlar.
(Cevap:Tere Yağı)
Kardan beyaz, şekerden tatlı. Kadınlar bilir tadını, erkekler bilir adını.
(Cevap:Sakız)
Bir ağacı oymuşlar, içine nağme koymuşlar. Yanılmış yalan söylemiş, kulağını burmuşlar.
(Cevap:Saz)
Yapan satar, alan kullanmaz, kullanan görmez.
(Cevap:Mezartaşı)
Sular harhara gider. Ölü mezara gider. Anası toprak içinde oğlu pazara gider.
(Cevap:Sebze)
Dağdan gelir, taştan gelir, bir yularsız aslan gelir.
(Cevap:Sel)
Kat kat amma katmer değil, kırmızı amma elma değil.
(Cevap:Soğan)
Bir oğlum var; gelen öper, giden öper.
(Cevap: Su Bardağı)
Çat burada, çat kapı arkasında.
(Cevap:Süpürge)
Çarşıdan alınmaz, bohçaya konulmaz, ondan tatlı birşey olmaz.
(Cevap:Uyku)
Billurdan bir havuz, içinde bir kılavuz, ağzında sarı yavuz.
(Cevap:Gaz Lambası)
Bir küçücük sil taşı, içinde bekler aşı. Pişirirsin aş olur, pişirmezsen kuş olur.
(Cevap:Yumurta)
 
  Bugün 12 ziyaretçi (35 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol